Gönderen: 06-Eylül-2019 Saat 22:40 | Kayıtlı IP

İstanbul’un en gözde turistik mekanlarının başında gelen Prens Adaları’nın en özel ve en küçük olanı Sedef Adası’dır. Özel olmasının başlıca sebebi ise, Ada’nın tamamına yakınının tek bir kişiye ait özel mülk olmasıdır. Zaten yüzölçümü bakımından küçük olan Sedef Adası’nda ziyaretçilere açık olan kısımlar oldukça az olmasına rağmen, adanın doğal güzellikleri yılın her mevsiminde yerli ve yabancı turistleri kendine çekmektedir.

Önceleri adada çok sayıda tavşan olması sebebiyle Tavşan Adası olarak bilinen Sedef Adası, eski zamanlarda, özellikle Bizans Dönemi’nde sürgün yeri olarak kullanılmıştır. Osmanlılar zamanında ise adanın mülkiyeti Fethi Ahmet Paşa’ya verilmiştir. 1958 yılında buraya vapur seferlerinin başlamasıyla da, adanın hepsi olmasa da bir kısmı ziyaretçilere açılmıştır.

Sedef Adası diğer Prens Adaları’ndan sessizliği ve sakinliği ile ayrılmaktadır. Doğa ile baş başa olup kafasını dinlemek isteyen, doğa yürüyüşleri yapıp güzel fotoğraflar çekmek isteyenler, Büyükada’dan kalkan vapurlarla buraya ulaşabilmekte ve adanın tadını çıkarabilmektedir. Özellikle güzel kahvaltılarıyla meşhur Sedef Adası’nda, diğer adalarda görmeye alışkın olduğunuz fayton ve bisiklet turları bulunmuyor. Yaklaşık bir saatlik yürüyüşle adanın tamamını gezebiliyorsunuz. Eğer bir yaz mevsiminde ziyaret ettiyseniz tertemiz denizinden ve birbirinden güzel plajlarından yararlanmak isteyebilirsiniz. Sedef Adası’nda ziyaret edebileceğiniz üç tane plaj bulunuyor ancak plajların üçü de özel işletmelere ait beachler. Belirli bir ücret karşılığında bu beachlere girip hem şezlonglardan hem de restoran ve kafeterya hizmetlerinden faydalanabilirsiniz. Kendinize ait bir yatınız ya da tekneniz varsa bu işletmelere demirleyebilme imkânı da bulunuyor. Tüm adaların içinde denizi en çok beğenilen ada Sedef Adası, pırıl pırıl denizi ve bakir koylarıyla cennetten bir köşe adeta Sedef Adası.

120’ye yakın konutun yer aldığı adada evlerin bir kısmının hala boş olması nedeniyle adaya her daim sessizlik hakim. Bu özellikleri de adayı, diğer adaların ve İstanbul’un kargaşasından uzak, sessiz sakin bir gün geçirmek isteyenlerin ortak mekanı haline getiriyor. Burada konaklamak isteyenler için ise seçenekler ve imkanlar oldukça sınırlı, bu nedenle genellikle Büyükada’daki oteller tercih ediliyor.