buyukadatatil Üye

Kayıt Tarihi: 24-Haziran-2013 Ülke: Turkiye Gönderilenler: 76
|
Gönderen: 23-Haziran-2014 Saat 11:27 | Kayıtlı IP
|
|
|
content/uploads/2014/05/Foto4.png">
Site Adresi:
www.tango.com.tr
AŞKIN VE TUTKUNUN DANSI TANGO
Tango bir tutkudur;
iki bedenin, tek bir ruh halini almasıdır.
Tango, kırmızı ve siyahın dansıdır. Müziği bile
davetkardır, kışkırtır, pistte olmak istersiniz. Size bir
el uzandığında reddetmek gelmez içinizden.
İyi bir tango dansçısı; ritmi ve müziği iyi duyan
kişidir. Kadına saygı göstermeyi bilmelidir ki doğru anda
doğru partner ile ne yapacağını bilsin. Kendisini kadına
adapte eder. Kadının kendini pistte en iyi dansçı olarak
hissetmesini sağlamalıdır. Kadın için dans eder. Eğer
kompike figürleri zarafet içinde yapabiliyorsa, bu onun
iyi olduğunu gösterir ve eğer partneri ile uyum içinde
dans edebiliyorsa, o zaman mükemmel bir dansçı demektir.
Tango dendiğinde ilk akla gelen, tutkulu bir dans
olmasıdır. Aşkın ve tutkunun dansıdır. Kadın ve erkeğin
her hareketi, bakışı, duruşu tutkulu bir aşkın resmi
gibidir. Aşk, müzik, beden dili, tutku, gurur, nefret,
kavuşma, ayrılık hislerini uyandırır. Yani iyi bir aşk
hikayesi görmek isterseniz; tango yapan bir çifti
izlemeniz yeterlidir. Bir güç gösterisidir, daha sonra da
uzlaşma… “Güllerin Savaşı” filminin dansa uyarlanmış hali
gibidir adeta…
Al Pacino’nun emekli olmuş kör bir subayı canlandırdığı
“Kadın Kokusu” filmindeki tango sahnesi de bunun en güzel
örneği değil midir? Dans etmesini bilmeyen biri bile
tango tutkunu olabilir bu sahneyle. Taş bir kalp bile kör
bir adamın tango tutkusunun karşısında eriyip gidebilir.
Bu tutkulu aşkın dansı; içinde hüznünü de barındırır.
Hüznün sert adımları olarak ta tanımlanan tango için;
tangonun büyük şair ve müzisyenlerden Santos Discepolo;
“Tango, dans edilen hüzünlü bir düşüncedir” der.
|